Özel: Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız üzerine yoğunlaşan bir ateş var

Özel: Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız üzerine yoğunlaşan bir ateş var

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Özel'in yaptığı açıklamalarda öne çıkanlar şu şekilde:

"Soruşturmanın başlatıldığı gün kayyum atamak halkı da tanımamaktır, son derece yanlış bir iştir. Melih Gökçek’in birtakım operasyon adamları ve hesapları şimdi de Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanımız, geçtiğimiz hafta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız üzerine yoğunlaşan bir ateş vardı. Şimdi de ABB Başkanımız hakkında geçmişte olmuş ve soruşturmaya gerek bile duyulmamış hususları birtakım soruşturmalar yürütülüyor filan ama bir yandan da şunu duyuyorum; Milli İstihbarat Başkanlığına verilmiş bir talimat, eşeleğin deşeleğin aman bir şeyler bulun işte bir türlü ilişkilendirmeler yapalım filan. Bunlara hiç kalkışmasınlar, gözümüz üzerlerinde. Her şeyden haberimiz var.

Bu arada MİT Başkanına bir yazı yazmıştım. AK Parti Genel Merkezinde bir sunum yapmıştı. Ne sundunuz? Onların bilmesi gerekip de bizim bilmememiz gereken ne var? Bizim niye bilmemiz gerekiyor? diye. MİT Başkanı 29 Ekim törenlerinde yazıyı aldığını ve en hızlı şekilde dönüş yapacaklarını söyledi bana, o geri dönüşü bekliyoruz. Buradan da MİT Başkanına seslenmek istiyorum. Ben MİT’in içerisinde böyle bir şey olabileceğinin ihtimalini vermiyorum. Ama MİT’in içine saraydan birilerinin bir şeyleri araştırın ABB’yi de bu işe karıştırın diye bir yaklaşımın olduğunu duymuş durumdayım. Bu konu hakkında da kısa sürede MİT Başkanı’nın duyarlılık gösterip beni, partimi ve tüm siyasi partileri bilgilendirmesini bekliyorum.

İzmir’de bizden o organizasyonu yapan arkadaşlar, Dilruba’yı ziyaret ettiğim gün çıkınca iyi bir şey yaptıklarını düşünerek yanımdaki koltuğa Dilruba’yı getirdiler. Bu görüntü doğru değildi. Belki Dilruba’nın bir düzeltmesinden sonra olsa sorun olmazdı dedim. İçeride de Dilruba’ya tutukluluğuna itiraz ediyoruz, çok yakında serbest kalacaksın. Ne dediğini belki anlatamadın, üzülenler oldu, onların kalbi kırıldıysa bu konuda ifadeler de bulunman iyi olur demiştim. Ama sonrasında Dilruba’nın açıklamaları zaten beni doğruluyor. Zaten bizim arkadaşlar iyi bir şey yaptıklarını düşünüp serbest kaldığında arabayla aldırmışlar, protokolde de yanıma sahada bizim hatamız var bunu dile getirdim.

Ben Dilruba’nın söz söyleme özgürlüğünü sahiplendim. Genç bir kadının verdiği bir sokak röportajından hapiste tutulmasına itiraz ettim. Yoksa sözlerinin altına imza atmadım. Ama protokolde yan yana oturunca imza atmışım gibi oluyor.

Süleyman Soylu, siyasi bukalemundur, Soylu geçmişte neler diyordu Erdoğan çağırdı koşarak gitti, çözüm sürecinin başında olumlamaları vardı sonrasında o sürecin cellatlarından biri oldu. CHP iktidar olursa Öcalan’ı salma sözü verdiklerini söylediler, bugün ne olduğunu görüyoruz."

  Hibya Haber Ajansı